Psikoloji ile vücut arasındaki ilişki, insanın en zorlayıcı hayat tecrübelerinden biri olan beyin tümörleri ile ilgili yapılan bir araştırmada çok net bir şekilde gözler önüne serilmiştir. Araştırmanın temel amacı beynin belirli bir bölgesinde oluşan tümörün hastalarda sebep olduğu etkilere odaklanmaktır. Her ne kadar bu tümörlerin yerleşimi aynı olsa da her hastada farklı etkiler meydana gelmiştir. Örneğin tümörlerin yerleşimi aynı olsa da bazılarında psikiyatrik belirtiler ortaya çıkarken bazılarında nörolojik sorunlar görülmüştür. Bu araştırma da gösteriyor ki kişinin psikolojisi ile vücudu arasındaki ilişki o kadar derin ve karmaşıktır ki kişinin fiziksel sağlığı bile ruhsal durumundan etkilenebilir.
Günümüzde pek çok kişi stres, kaygı bozukluğu, depresyon, endişe ve umutsuzluk gibi olumsuz ruh hallerinden muzdarip. İnsanın hayatına doğrudan etki eden bu ruhsal sorunlar aslında sadece zihinsel sağlığını değil, vücudunu da olumsuz yönde etkilemektedir. Zira psikolojinin vücuda etkileri her geçen gün artan araştırmalar ile daha net bir şekilde gözler önüne serilmektedir. Öyle ki psikolojinin fiziksel sağlığı da etkileyen yönleri 19. yüzyılda gözlemlenmeye başlanmıştır. 19. yüzyılın sonlarında köklü değişimlerin yaşandığı tıp alanında dönemin en ünlü doktorları ve bilim insanları arasında yer alan William Osler, ruhsal durum ile fiziksel sağlık arasındaki ilişkiye dikkat çekerek “Beden ruhun elbiseleridir.” demiştir. O dönemden günümüze uzanan yüzyıllık süreçte bilim insanları ve doktorlar ruhsal durum ile fiziksel sağlık arasındaki ilişkiyi daha iyi anlayabilmek için zihinlerini ve çalışmalarını ortaya koymuşlardır.
Bugün gelinen noktada psikolojinin fiziksel sağlığı etkileyen yönleri artık tıp literatüründe de kendine yer bulmaktadır. Ülkemizde 2022 yılında yayınlanan bir çalışmada ruhsal bozukluğu olan hastaların fiziksel sağlığında hangi sorunların ortaya çıktığı incelenmiştir. Çalışmaya göre ruhsal bozukluğu olan hastalarda en sık görülen fiziksel sağlık sorunları hipertansiyon, dislipidemi (kanda kolesterol oranının bozulması), obezite ve diyabet (şeker hastalığı) olarak sıralanmıştır. Yani psikolojik sorunlar hipertansiyon, kolesterol oranının bozulması, kilo sorunları ve şeker hastalığına yol açabilmektedir.
Ruhsal durumun fiziksel sağlığı etkilemesinde birçok mekanizma rol oynar. Bunlardan ilki stres hormonu olarak bilinen kortizol hormonunun yükselmesidir. Stres ya da kaygı gibi olumsuz ruh halleri vücudun stresle başa çıkmasını sağlayan adrenal bezleri uyarır. Bunun sonucunda kortizol hormonunun seviyesinde de artış yaşanır. Uzun süreli stres ya da kaygıda kortizol seviyesinin sürekli olarak yüksek kalması bazı sağlık sorunlarına yol açar. Örneğin, kortizol hormonunun uzun süre yüksek kalması bağışıklık sistemini baskılayarak bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur. Bağışıklık sisteminin zayıflaması de vücudun enfeksiyon kapma riskini artırır.
Ruhsal durumun fiziksel sağlığa etkileyen diğer bir mekanizma ise kişinin bu ruh haliyle birlikte yaşama tarzında yaptığı değişikliklerdir. Olumsuz ruh halleri kişiyi yeme alışkanlıklarını değiştirmeye ve hareket etmeme yönünde etkileyebilir. Depresyondaki bir kişi kendi kendine yemek yapmaktansa hazır gıda tüketmeyi tercih edebilirken kaygı bozukluğu olan bir kişi sürekli yemeği aklına getirecek şeyler yapmaktan kaçınmak için yemeğini yiyip bitirinceye kadar yemek masasına oturmamak isteyebilir. Dolayısıyla kaygı bozukluğu olan bir kişi hiç yemek yemeyebilirken depresyondaki bir kişi abur cubur tüketmeye daha yatkın hale gelebilir. Her iki durumda da sağlıksız bir beslenme tarzı ortaya çıkmış olur.
Kaygı bozukluğu ya da depresyon gibi olumsuz ruh hallerinin kişinin yeme alışkanlıklarını değiştirmesi sonucunda oluşan sağlıksız beslenme tarzı kişinin fiziksel sağlığını da olumsuz yönde etkilemektedir. Çünkü sağlıklı beslenmediğimizde de kilo almak ya da kilo vermek gibi sorunlar yaşarken kolesterol oranının da yükselmesine sebep olabilmektedir. Tüm bunlar ışığında psikolojinin vücuda etkilerini daha net anlamak için bu etkinin nasıl gerçekleştiğini incelemekte fayda vardır.
Kortizol hormonunun yükselmesi
Stresli ya da kaygılı hissettiğimizde adrenal bezlerimiz uyarılır ve kortizol hormonunun seviyesinde artış yaşanır.
- Bazı sağlık sorunlarının oluşumuna sebep olabilir: Kortizol hormonunun uzun süre yüksek kalması bağışıklık sistemini baskılayarak, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur.
- Bağışıklık sisteminin zayıflaması: Vücudun enfeksiyon kapma riskini artırır.
Yaşam tarzındaki değişiklikler
Olumsuz ruh halleri kişinin yaşam tarzında değişikliğe neden olabilir.
- Kötü beslenme: Kişi yemek yapmaya üşenebilir ya da yemeği düşünmekten kaçınmak için çok fazla yiyebilir.
- Hareketsizlik: Kişi depresyona girdiğinde hareket etmeye istekli olmayabilir.
- Kilo sorunları: Sağlıksız yeme alışkanlıkları kilo alma ya da kilo verme gibi sorunlara yol açabilir.
- Kalp damar sağlığı sorunları: Yüksek kalorili yiyecekler tüketmek kolesterol seviyesini yükseltebilir.
Kronik inflamasyon
Kronik inflamasyon (iltihaplanma) vücudun bağışıklık sisteminin tahammül sınırlarını aşarak uzun süre aktive olması durumudur.
- Kronik inflamasyon kaynakları: Obezite, diyabet (şeker hastalığı), kanser ve kalp hastalığı gibi kronik rahatsızlıklar, stres, sigara içmek, çevresel faktörler gibi nedenler kronik inflamasyon kaynakları arasında yer alır.
- Zehirli maddeler: Kronik inflamasyon, toksinlere maruz kalındığında ortaya çıkan bağışıklık tepkisinin neden olduğu doku hasarından kaynaklanabilir.
- Bağışıklık sistemi yetersizliği: Yetersiz beslenme, vitamin eksiklikleri veya genetik faktörler bağışıklık sisteminin düzgün çalışmamasına yol açabilir ve inflamasyonu tetikleyebilir.
- Tiroit hastalıkları: Tiroidin aşırı veya yetersiz çalışmasıyla ortaya çıkan tiroid hastalıkları da kronik inflamasyona yol açabilir.
- Ruhsal durum: Depresyon, anksiyete ve diğer ruhsal bozukluklar kronik inflamasyonu artırabilir.
Kronik inflamasyonun vücuda etkileri
- Kronik rahatsızlıklar: Kalp hastalığı, diyabet (şeker hastalığı), eklem rahatsızlıkları, Alzheimer hastalığı ve kanser gibi kronik rahatsızlıkların tetikleyicisi veya etkileyeni olabilir.
- Ağrı: Kronik inflamasyon fibromiyalji olarak bilinen yaygın kas-iskelet ağrısı sendromuna neden olabilir.
- Kilo sorunları: Kronik inflamasyon obezite ile ilişkilidir ve iştah kontrolünü zorlaştırarak kilo alımına katkıda bulunabilir.
- Tükürük bezlerine zarar: Kronik inflamasyon, Sjögren sendromu adı verilen bir duruma neden olabilir; bu durum tükürük bezlerine zarar vererek ağız kuruluğu yaratır.
Duygusal dalgalanmalar
- Ruh hali sorunları: Kronik inflamasyon duygu durumunu bozabilir; depresyon ve kaygıyı tetikleyebilir veya kötüleştirebilir.
- Bilişsel fonksiyonların azalması: Kronik inflamasyon bilişsel işlevi etkileyerek dikkat, konsantrasyon ve hafızayı bozabilir.
Yukarıda verilen maddeler psikolojinin vücuda etkilerini gösteren mekanizmalar arasında yer almaktadır. İlerleyen yıllarda psikolojinin fizyolojik etkileri alanındaki araştırmaların artarak devam edeceği düşünülmektedir. Psikolojinin fiziksel sağlığa olan etkileri hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler içinse aşağıda detaylı bilgi verilmiştir.
Bipolar bozukluk belirtileri nelerdir?
Depresyon belirtileri nelerdir?
Bipolar bozukluğun tedavisi var mı?
Depresyon nedir? Depresyon tedavisi nasıldır?
Depresyon hakkında bilgi
Depresyon nedir?
- Tanım: Depresyon, insanların hayata karşı bakış açılarını değiştiren ve zevk aldıkları şeylerden bile keyif almalarını engelleyen ruhsal bir rahatsızlıktır.
- Pek çok farklı semptomu vardır: Bu rahatsızlığın başlıca semptomları arasında enerji azalması, uyku problemleri, konsantre olamama ve suçluluk hissi bulunmaktadır.
- Sebepleri farklı olabilir: Genetik faktörler, kimyasal dengesizlikler veya stresli yaşam olayları depresyonun oluşmasında rol oynayabilen sebepler arasında sayılabilir.
- Etkileri ciddi olabilir: Depresyon tedavi edilmediğinde intihar düşüncesine yol açabilecek kadar ciddi bir sorun haline gelebilir.
Bipolar bozuklukla karıştırılabilir:
- Zihinsel rahatsızlıklar: Bipolar bozukluk da depresyon gibi zihinsel rahatsızlıklar arasında yer alır ancak bu iki rahatsızlık tamamen farklı hastalıklardır.
- Bipolar bozukluğun farkı: Bipolar bozuklukta depresif dönemlerin yanı sıra manik dönemler de vardır; bu manik dönemlerde kişiler kendilerini aşırı neşeli veya sinirli hissedebilir ve aşırı enerjiye sahip olabilirler.
Sorunun çözülmesi gerekir
- Tedavi süreci: Depresyon tedavi edilebilir; ancak tedavi edilmediğinde sorunun düzelmeyeceği gibi kötüleşebileceği de unutulmamalıdır.
- Terapist desteği: Tedavi sürecinde profesyonel destek almak önemlidir; bir terapist ile görüşerek semptomlarınızı paylaşmak faydalı olabilir.
Depresyon tedavi yöntemleri nelerdir?
Bipolar bozukluğun tedavisi nedir?
Depresyon tedavisi için ilaçlar nelerdir?
Bipolar bozukluğun tedavisi nedir?
- Kişiye özel tedavi süreci: Bipolar bozukluğun tedavisi kişiye özeldir; kişinin sahip olduğu semptomlara göre bir tedavi planı oluşturulur.
- Tedavi türleri: Bipolar bozukluğun tedavisinde ilaçlar kullanılırken bazı kişilerde terapi yöntemleri de uygulanabilir; psikoterapi, davranışsal terapi ve aile terapisi gibi yöntemler bipolar bozukluğun seyrini iyileştirebilir.