Bağırmak, bazı ebeveynlerin çocuklarıyla iletişim kurarken kullandığı yaygın bir yöntemdir. Ancak bağırmanın çocuğun gelişimi ve sağlığı üzerinde derin ve uzun süreli etkileri olabilir.
Bu yazıda, çocuğa bağırmanın psikolojik etkilerini ve alternatif disiplin yöntemlerini keşfedeceğiz.
Çocuğa Bağırmanın Zararları Nelerdir?
Bağırmanın zararları, bağırmanın yoğunluğuna ve çocuğun yaşına göre değişebilir. Bu nedenle bağırmanın zararını daha iyi anlayabilmek için öncelikle bağırmanın nasıl bir etki mekanizmasına sahip olduğunu anlamak önemlidir.
Bağırma, hem ebeveynler hem de çocuklar için stres kaynağı olabilir. Ebeveynler, çoğu zaman, çocuğun tekrarlayan olumsuz davranışlarına karşı çaresiz ve yetersiz hissettikleri için bağırmaya başvururlar. Ancak bağırma, çocuğun olumsuz davranışlarını düzeltemez; aksine, bu davranışları pekiştirebilir ve bağırma sırasında ortaya çıkan stres, ebeveynin ruh halini etkileyebilir.
Bağırma sırasında ortaya çıkan yüksek ses, çocuğun işitsel algısını olumsuz yönde etkileyebilir. Bu etki, çocuk henüz anne karnındayken bile başlayabilir. Bir çalışmada, hamileliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde yüksek sesle bağıran annelerin bebeklerinin doğduktan sonraki sekiz haftada daha az ağladığı gözlemlenmiştir. Ancak bebekler büyüdükçe, bağıran annelerin bebeklerinin daha kaygılı ve korkuya yatkın olduğu tespit edilmiştir.
Bağırma, çocukların dünyayı algılama biçimlerini de etkileyebilir. Çocuklar, dünyayı ebeveynlerinin davranışlarına göre yorumlarlar. Eğer ebeveynler bağırıyorsa, çocuklar da bağırmayı ve bağırmanın oluşturduğu korkuyu normalleştirirler. Bu durum, çocukların ileride stresli veya öfkeli hissettiklerinde bağırmayı bir iletişim yöntemi olarak kullanmalarına yol açabilir. Çocuklar ayrıca, bağırmanın ebeveynler arasında yaygın bir iletişim yöntemi olduğunu düşündükleri için aile ortamlarını da bu şekilde yorumlayabilirler.
Bağırmanın yarattığı bu stresli ortam, çocukların beyninin gelişimini de olumsuz yönde etkileyebilir. Beynin stresle ilgili bölümü olan amigdala, bağırmadan dolayı aşırı uyarılır ve gelişir. Amigdalanın fazla gelişmesi, çocuklarda aşırı korku ve endişeye neden olabilir.
Çocuklar, bağrıldığında genellikle korku ve endişe duyarlar. Eğer bu korku sürekli tekrarlanıyorsa, çocuklarda travma etkisi yaratabilir. Çocuklar, ebeveynlerinden korktuklarında, onları memnun etmek için kendilerinden ödün vermeye başlarlar. Bu durum, çocukların kendilerini ifade etmelerini ve sağlıklı sınırlar koymalarını engelleyebilir.
Çocuklarda en çok dikkat çeken bağırmanın etkisi ise davranış problemleridir. Araştırmalar, bağırmanın çocukların davranışlarını düzeltmediğini, aksine onları daha da kötüleştirebileceğini göstermektedir.
Yapılan bir çalışmada, bağırmaya maruz kalan altı yaşındaki çocukların ergenliğe girdiklerinde daha fazla davranış problemi gösterdiği bulunmuştur. Bu çalışmaların gösterdiği bir diğer sonuç ise cinsiyetle ilgilidir: Kız çocukları erkek çocuklara göre daha fazla bağırmaya maruz kalıyorsa, erkek çocuklarının davranış problemleri kız çocuklarına göre daha fazla artmaktadır.
Bağrılmanın bir diğer sonucu ise özsaygının azalmasıdır. Yapılan çalışmalarda, çocukluk döneminde ebeveynleri tarafından daha fazla bağrılan gençlerin özsaygılarının daha düşük olduğu görülmüştür.
Çocuklarda bağrılmaya bağlı olarak gelişen diğer psikolojik sorunlar ise şunlardır:
-
Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB)
-
Saldırganlık
-
Depresyon
-
Suça yönelme
-
Madde bağımlılığı
-
Anksiyete
Çocuklarda gelişen bu psikolojik sorunlar zamanla daha büyük sorunlara yol açabilir ve yaşam kalitesini düşürebilir.
Alternatif Disiplin Yöntemleri Nelerdir?
Bağırmak yerine alternatif disiplin yöntemlerini kullanmak, çocuğun hem psikolojik hem de duygusal sağlığı için son derece faydalı olabilir. Bu yöntemler, çocuğun olumlu davranışlarını pekiştirmeye ve olumsuz davranışlarını düzeltmeye yardımcı olabilir. İşte bazı etkili disiplin yöntemleri:
1. Olumlu Davranışları Pekiştirme
Olumlu davranışları pekiştirmek, çocuğun istenen davranışları sergilemesini teşvik etmenin en etkili yollarından biridir. Ebeveynler, çocuklarının iyi yaptıkları şeyleri fark etmeli ve onları takdir etmelidirler. Bu basit ama güçlü yaklaşım, çocuğun özsaygısını artırabilir ve olumlu davranışları güçlendirebilir.
2. Doğal Sonuçlarla Öğretme
Disiplinin en etkili yollarından biri de doğal sonuçlarla öğretmektir. Bu yaklaşım, çocuğun bir eylemin doğal sonucunu deneyimlemesine olanak tanır. Örneğin, eğer çocuğunuz ayakkabılarını giymek istemezse, soğuk havada çıplak ayakla dışarı çıkmak gibi doğal bir sonuçla karşılaşabilir.
3. Zaman Aşımı (Time-out)
Zaman aşımı tekniği, çocuğa sakinleşmesi ve düşünmesi için zaman tanımayı içerir. Bu yöntem özellikle küçük çocuklar için etkilidir ve onlara tepkilerini kontrol etmeyi öğretir.
4. Açıklamalarla Öğretme
Çocuklara neden belirli davranışların istenmediğini veya neden belirli kurallara uymaları gerektiğini açıklamak önemlidir. Bu açıklamalar, çocuğun mantığını kullanarak karar vermesine yardımcı olur ve istenmeyen davranışları azaltabilir.
5. Oyuncakları Toplama Cezası
Eğer çocuk oyuncaklarını toplamakta isteksizse veya belirli kurallara uymazsa, oyuncaklarını bir süre için alabilirsiniz. Bu disiplin yöntemi, çocuğa sorumluluk almayı öğretebilir.
6. Kitaplarla Öğretme
Kitaplar, çocuklara uygun davranışları öğretmenin harika bir yoludur. Ebeveynler, hikaye kitaplarını kullanarak sorunlu davranışların üstesinden gelme veya istenmeyen davranışları azaltma konusunda yardımcı olabilirler.
7. Model Olma
Ebeveynlerin davranışları, çocuklar üzerinde büyük bir etki bırakabilir. Ebeveynler sakin kalıp sağlıklı iletişim kurduklarında, çocuklar bu olumlu davranışları taklit ederler.
Sonuç
Çocuğa bağırmanın psikolojik etkileri uzun vadeli olabilir ve hem ebeveynlerin hem de çocukların ruh sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir. Bağırmak yerine alternatif disiplin yöntemlerini kullanmak, çocuğun gelişimi için daha sağlıklı bir yol sunar. Olumlu pekiştirme, doğal sonuçlarla öğretme ve model olma gibi yöntemler, çocuğun hem davranışlarını düzeltmesine hem de psikolojik sağlığını korumasına yardımcı olabilir.