MTX (metotreksat), kanser tedavisinde kullanılan sitotoksik bir ilaçtır. Bağışıklık sistemi hastalıklarının tedavisinde de kullanılan metotreksat, genellikle tablet veya enjeksiyon şeklinde uygulanır. MTX yan etkileri arasında iştahsızlık, bulantı, kusma, ağız yaraları, karaciğer ve böbrek problemleri yer alır. Güvenli bir kullanım için doktor önerilerine harfiyen uyulmalıdır.
MTX Nedir?
MTX (metotreksat), kanser tedavisinde kullanılan kemoterapötik bir ilaçtır. Bağışıklık sistemi üzerinde etkili olduğundan bazı bağışıklık sistemi hastalıklarının tedavisinde de kullanılır. Beyin tümörü, akciğer kanseri, böbrek kanseri, meme kanseri, mezotelyoma, kütanöz T hücreli lenfomalar ve kronik lenfositik lösemi gibi hastalıkların tedavisinde metotreksat kullanılır.
Bağışıklık sistemi hastalıklarından romatoid artrit ve juvenil idiyopatik artritin yanı sıra dermatit herpetiformis, psöriazis, Behçet hastalığı, sarkoidoz, lupus eritematozus, sarkoidoz gibi otoimmün hastalıkların tedavisinde metotreksat kullanılır. İmmünsupresif etkisi nedeniyle organ nakillerinde de kullanılır.
Genellikle tablet formunda kullanılan metotreksat, bazen enjeksiyon şeklinde de uygulanır.
MTX Neden Kullanılır?
Kanser tedavisinde ve bağışıklık sistemi hastalıklarının tedavisinde kullanılan metotreksat, antimetabolik bir ilaçtır. Kanser hücrelerinin çoğalmasını ve bölünmesini inhibe eder.
Metotreksat, lösemi, akciğer kanseri, beyin tümörü, osteosarkom, mezotelyoma ve meme kanseri gibi birçok kanser türünün tedavisinde kullanılabilir. Kan hücrelerini ve beyaz kan hücrelerini etkileyen kanser türleri olan akut ve kronik lenfoblastik lösemide de metotreksat kullanılır.
Bağışıklık sistemi hastalıkları olan romatoid artrit ve juvenil idiyopatik artrit (6 hafta ile 16 yaş arası çocuklarda görülen romatoid artrit), dermatit herpetiformis, sarkoidoz, psöriazis ve Behçet hastalığı gibi otoimmün hastalıkların tedavisinde de metotreksat kullanılır.
MTX Nasıl Kullanılır?
Genellikle tablet formunda kullanılan metotreksat ağız yoluyla alınır. Bazı durumlarda enjeksiyon şeklinde uygulanabilir.
Tablet formundaki metotreksat genellikle haftada bir kez alınır. Ancak doktorun önerdiği dozaj ve kullanım sıklığına kesinlikle uyulmalıdır. Enjeksiyon şeklindeki uygulama ise genellikle uzman sağlık profesyonelleri tarafından yapılır.
Metotreksat kullanırken hekiminizle düzenli olarak iletişim halinde olmalı ve önerdiği tetkikleri aksatmamalısınız. Ayrıca yan etkiler veya beklenmeyen durumlarla karşılaşırsanız derhal doktorunuza başvurmalısınız.
MTX Yan Etkileri Nelerdir?
MTX yan etkileri arasında iştahsızlık, bulantı, kusma, ağız yaraları oluşumu, karaciğer sorunları, saç dökülmesi ve kansızlık yer alır. Bu belirtilerin yanı sıra bağışıklık sisteminin zayıflamasıyla enfeksiyon riski artar. Ayrıca nefrotoxicity yani böbrek hasarı da gelişebilir.
Karaciğer Hasarı
MTX’in en önemli yan etkilerinden biri karaciğer hasarıdır. Özellikle yüksek dozlarda veya uzun süreli kullanımlarda daha belirgin hale gelebilir.
Karaciğer hasarı genellikle karaciğer enzimlerinde artış şeklinde gözlemlenir. Karaciğer enzimlerinin yükselebilmesi ALT (SGPT) ve AST (SGOT) testlerinde yükselme şeklinde ortaya çıkar.
Karaciğer hasarının semptomları arasında yorgunluk, iştahsızlık, ciltte sararma (sarılık), gözlerde sararma ve koyu renkli idrar bulunur. Bununla birlikte bazı kişilerde karaciğer hasarı hiçbir belirti göstermeyebilir.
Ağız Yaraları
Metotreksat kullanımı sırasında ağız yaraları oluşabilir. Bu yaralar genellikle dudaklarda, ağız içinde ve dil üzerinde ortaya çıkar.
Ağız yaralarının oluşumunun nedeni metotreksatın hızlı bölünen hücrelerin büyümesini inhibe eden etkisidir. Bu hızlı bölünen hücreler arasında ağız içi mukoza hücreleri de bulunur. Bu hücrelerin bölünmesinin engellenmesi ağız yaralarının oluşumuna neden olabilir.
Ağız yaralarının belirtileri arasında ağız içinde kızarıklık ve şişlik, ağızda açık yaralar ve ağızda acı veya yanma hissi bulunur.
Kansızlık
Metotreksatın en yaygın yan etkilerinden biri de kansızlıktır. Bu ilaç kırmızı kan hücrelerinin üretiminde rol oynayan folat metabolizmasını inhibe eder. Bunun sonucunda kırmızı kan hücresi sayısı azalır ve anemi yani kansızlık gelişir.
Kansızlığın belirtileri arasında yorgunluk, nefes darlığı, halsizlik, baş dönmesi, baş ağrısı ve soluk cilt rengi bulunur.
Nefrotoxicity
Metotreksatın kullanımının ardından böbrek hasarı gelişebilir. Bu duruma nefrotoxicity yani böbrek hasarı adı verilir.
Nefrotoxicity genellikle metotreksatın yüksek dozlarda veya uzun süreli kullanımıyla ilişkilidir.
Nefrotoxicity belirtileri arasında idrarda kan bulunması, idrara çıkma sıklığında artış veya azalma, ödem (şişlik), yorgunluk, nefes darlığı ve yüksek tansiyon yer alır.
Bağışıklık Sistemi Zayıflığı
Metotreksatın bağışıklık sistemi üzerinde baskılayıcı etkisi vardır. Bu nedenle metotreksat kullanımı bağışıklık sistemini zayıflatabilir.
Bağışıklık sisteminin zayıflaması enfeksiyon riskini artırabilir ve vücudun enfeksiyonlarla savaşma yeteneğini azaltabilir.
Bağışıklık sisteminin zayıflaması nedeniyle enfeksiyon riski artar. Enfeksiyon belirtileri arasında ateş, titreme, öksürük, boğaz ağrısı, nefes darlığı ve idrar yolu enfeksiyonu belirtileri bulunur.
MTX Kullananlar Nelere Dikkat Etmeli?
MTX kullananlar düzenli kan testleri yaptırmalı ve hekimin önerilerine harfiyen uymalıdır.
- Düzenli Kan Testleri: Metotreksatın olası yan etkilerini izlemek için düzenli olarak kan testleri yaptırmak önemlidir. Bu testler karaciğer fonksiyon testleri (ALT/AST), böbrek fonksiyon testleri (BUN/kreatinin) ve kan hücre sayımını içerir.
- Diyet ve Beslenme: Metotreksat kullanımı sırasında folik asit takviyeleri alınması tavsiye edilebilir. Ayrıca bol su içmek böbreklerin korunmasına yardımcı olabilir.
- Drog Etkileşimleri: Metotreksat alan hastalar diğer ilaçlarını doktorlarıyla paylaşmalı ve reçetesiz ilaçlardan kaçınmalıdır.
- Ateş ve Enfeksiyon Belirtileri: Ateş, titreme veya enfeksiyon belirtileri gelişirse hemen doktora başvurulmalıdır.
- Hamilelik ve Emzirme: Metotreksatın gebelikte kullanımının fetal hasar riskini artırabileceği göz önünde bulundurularak hamile kalmayı planlayan veya hamile olan kadınlar bu ilaçtan kaçınmalıdır. Ayrıca emzirme döneminde de kullanılmamalıdır.
- Sıvı Alımı: Yeterince sıvı almak böbrek hasarını önlemek için önemlidir. Günlük su tüketimine dikkat edilmelidir.
- Düzenli Kontroller: Doktor tarafından önerilen düzenli kontroller aksatılmamalıdır. Kan değerlerindeki değişiklikler erken tespit edilmelidir.
- Ağız Bakımı: Ağız yaraları oluşumunu önlemek için ağız hijyenine özen gösterilmeli; ağız yaraları gelişirse uygun ağız bakım ürünleri kullanılmalıdır.
MTX Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Kullanım Nedeni: Metotreksat yalnızca kanser tedavisi veya romatoid artrit gibi belirli tıbbi durumlar için kullanılmalıdır. Doktor önerisi olmadan kullanılmamalıdır.
- Diyabet Tanısı: Diyabet hastaları metotreksatı dikkatle kullanmalıdır. Kan şekeri seviyelerini düzenli olarak takip etmelidirler.
- Böbrek Problemleri: Böbrek problemleri olan hastalar metotreksatı dikkatle kullanmalıdır; böbrek fonksiyon testleri yapılmalıdır.
- Kilo Kontrolü: Metotreksat alan kişilerin kilolarını kontrol etmeleri önemlidir; aşırı kilo alımı veya kaybı yaşanırsa doktorla iletişime geçilmelidir.
- Ağır Alkol Tüketimi: Ağır alkol tüketimi karaciğer hasarı riskini artırabilir; metotreksat kullanırken alkol tüketiminden kaçınılmalıdır.
- Kronik Hepatit: Kronik hepatit taşıyan kişiler metotreksatı dikkatle kullanmalı; doktorlarıyla hepatit durumlarını paylaşmalıdırlar.
- Kalp Yetmezliği: Kalp yetmezliği bulunan kişilerde metotreksatın kullanımında dikkat edilmelidir; kalp fonksiyonları izlenmelidir.
- Ağız Yaraları: Ağız yaraları oluşursa bu durumu doktorunuza bildirin; uygun ağız bakım ürünleri kullanabilirsiniz.
- Tahammül Edememe Durumu: Eğer tahammül edemeyeceğiniz semptomlar yaşıyorsanız hemen doktorunuzla iletişime geçin; doz ayarlamaları gerekebilir.
Mide Bulantısı Olursa Ne Yapılmalı?
Mide bulantısı yaşandığında aşağıdaki adımlar izlenebilir:
- Taze Hava Almak: Odanın havasını değiştirerek taze hava alabilirsiniz. Bu basit yöntem mide bulantısını hafifletebilir.
- Küçük Yudumlarla Su İçmek: Küçük yudumlarla su içmek mideyi rahatlatmaya yardımcı olabilir. Sıcak suya limon eklemek de faydalı olabilir.
- Zencefil Tüketmek: Zencefil çayı veya zencefilli şekerler mide bulantısını hafifletebilir. Zencefil doğal bir bulantı önleyicidir.
- Mideyi Rahatlatacak Pozisyon Bulmak: Otururken veya uzanırken midenizi rahatlatacak pozisyonu bulmaya çalışın. Yüksek yastıkta uyumak bulantıyı azaltabilir.
- Ağır Kokulardan Kaçınmak: Keskin kokulu yiyeceklerden veya parfüm gibi ağır kokulardan uzak durmak mide bulantısını hafifletebilir.
- Mideyi Zorlamaktan Kaçınmak: Mide bulantısı yaşarken ağır yemeklerden kaçının; hafif gıda seçenekleri tercih edin.
- Nefes Egzersizleri Yapmak: Derin nefes alıp vererek gevşemeye çalışabilirsiniz. Bu stres seviyenizi azaltabilir ve bulantıyı hafifletebilir.
- Tıbbi Yardım Almak: Eğer mide bulantınız sürekli veya şiddetliyse tıbbi yardım alın; doktorunuz gerekirse ilaçlar veya diğer tedavi yöntemleri önerebilir.