2017 yapımı A Dog’s Purpose (Bir Köpeğin Amaç), Lasse Hallström’ün yönettiği ve W. Bruce Cameron’ın aynı adlı romanından uyarlanan bir filmdi. Bu filmde, bir köpeğin hayattaki amacını bulmak için tekrar tekrar doğuşuna tanık oluyorduk. Filmin devamı olan A Dog’s Journey (Bir Köpeğin Hikayesi) ise bu defa daha farklı bir hikaye ile karşımıza çıkıyor. Bu kez, bir köpeğin torununun hayatını kurtarmaya çalışan torunu kurtaran bir eve dönüş hikayesini izliyoruz.
Filmin ilk bölümünde Bailey adında bir köpek, çeşitli badireler atlattıktan sonra bir çiftlikte mutlu bir yaşam sürüyordu. Kendisini seven ve ona çok iyi bakan Ethan adında bir sahibi vardı. Ancak yaşlılanan Bailey, bir gün kalp krizinden ölüyor ve yeniden doğuyor. Bailey bu kez Molly adındaki bir pug cinsi köpek olarak karşımıza çıkıyor. Molly, Ethan’ın torunu CJ’ye çok iyi bakıyor ve onu büyütüyordu. Ancak zamanla CJ’nin annesi Molly’yi kötü bir insan ve kötü bir anne olarak görüyor ve Molly’yi terk etmesine sebep oluyor. Kötü kalpli kadın, Molly’yi bir kafese kapatıyor ve orada aç susuz kalmasına sebep oluyor. Şans eseri Molly, kötü kadından kurtuluyor ancak o sırada yoldan geçen kötü bir adam tarafından yakalanıyor. Neyse ki, çok geçmeden bu kötü adamdan kurtulmayı başarıyor ve yeniden CJ’yi buluyor. Ancak bu kez CJ’nin annesi, Molly’yi kötü bir adamla birlikte olmaya zorlayan eski kocasına vermek zorunda kalıyor. Burada önemli bir ayrıntı var; Molly, CJ’yi kötü şeylerden korumak için kendini feda ediyor ve bir daha geri dönemiyor.
Bailey’in torunu olan Molly, filmin başından beri kendi hikayesini anlatıyor ve bu yüzden de filmden kopuk bir izleme deneyimi yaşıyoruz. Ayrıca filmde birçok farklı köpek ırkı var ve her biri kendi karakteristik özellikleri ile ön plana çıkıyor. Bailey, CJ’yi tekrar etmeye çalışıyor ama bunu başaramıyor. Bu yüzden de sürekli olarak kendi hikayesinin tekrar etmesini istiyor ve izleyici olarak biz de onunla birlikte bu tekrar etme isteğine ortak oluyoruz.
Sonuç olarak, A Dog’s Journey (Bir Köpeğin Hikayesi) filmi, köpek severler için oldukça keyifli bir izleme deneyimi sunuyor. Ancak filmin başından beri duyduğumuz tekrar etme teması, izleyicileri biraz filmden kopuk hissettiriyor. Yine de, köpeklerin hayatımızdaki önemi ve onların bize kattıkları değerler üzerine düşündüren bir film olmuş.