Reklamların İnsanlar Üzerindeki Olumsuz Etkileri

Rekabetin arttığı günümüz pazar koşullarında firmaların başvurdukları en etkili satış tekniklerinden biri reklamlardır. Reklamlar, doğru teknikler ve yöntemler kullanıldığında firmalar için son derece karlı sonuçlar doğurabilirken, yanlış uygulamalar ve kötü niyetli amaçlar güden reklamlar da insanlara ve topluma çeşitli şekillerde zarar verebilmektedir. Bu yazımızda reklamların insanlara ve topluma olan zararlarından, yani olumsuz etkilerinden bahsedeceğiz.

Rekabetin arttığı günümüz pazar koşullarında firmaların başvurdukları en etkili satış tekniklerinden biri reklamlardır. Reklamlar, doğru teknikler ve yöntemler kullanıldığında firmalar için son derece karlı sonuçlar doğurabilirken, yanlış uygulamalar ve kötü niyetli amaçlar güden reklamlar da insanlara ve topluma çeşitli şekillerde zarar verebilmektedir. Bu yazımızda reklamların insanlara ve topluma olan zararlarından, yani olumsuz etkilerinden bahsedeceğiz.

Reklam Nedir ve Reklamların Amaçları Nelerdir?

Reklam Nedir?

Reklam, firmaların ürün veya hizmetlerini hedef kitlelerine tanıtmak amacıyla kitle iletişim araçlarında yayımladıkları, ücretli ve sponsorluk içeren içeriklerdir. Reklam içerikleri, görsel veya işitsel unsurlar içerebilen metinlerden oluşmaktadır.

Reklamların Amaçları Nelerdir?

  • Rekabetin yoğun olduğu piyasalarda firmaların kendilerini ve ürün/hizmetlerini farklılaştırarak akla ilk gelen marka olmalarını sağlamak,
  • Satışları arttırmak,
  • Müşteri sadakati oluşturmak,
  • Marka bilinirliğini arttırmak,
  • Yeni müşteri kazanırken, var olan müşteri tabanını genişletmek.

Reklamların İnsanlar Üzerindeki Olumsuz Etkileri

Rekabetin arttığı günümüz pazar koşullarında firmaların başvurdukları en etkili satış tekniklerinden biri reklamlardır. Reklamlar, doğru teknikler ve yöntemler kullanıldığında firmalar için son derece karlı sonuçlar doğurabilirken, yanlış uygulamalar ve kötü niyetli amaçlar güden reklamlar da insanlara ve topluma çeşitli şekillerde zarar verebilmektedir. Bu yazımızda reklamların insanlara ve topluma olan zararlarından, yani olumsuz etkilerinden bahsedeceğiz.

1. Algılanan Değerin Yükselmesi

Reklamların etkili kullanımı algılanan değerin yükselmesine katkı sağlamaktadır. Algılanan değer markaya veya ürün/hizmete duyulan değer olarak tanımlanabilir. Başka bir deyişle, markanın veya ürünün hedef kitle tarafından ne kadar değerli ve kaliteli görüldüğünün göstergesidir.

Algılanan değerin artması markaya veya ürün/hizmete duyulan güvenin artmasıyla doğru orantılıdır. Güven arttıkça marka veya ürün/hizmet tercihinin ilk sıralarında yer alması sağlanabilir. Örneğin, bir marka etkili bir reklam kampanyası sayesinde hedef kitlesinde yüksek kaliteli ve güvenilir bir algı yaratırsa, bu marka grubundaki diğer markalara göre daha fazla tercih edilir hale gelir.

2. Toplumsal Cinsiyet Algısının Stereotipleşmesi

Reklam dünyası, markaların hedef kitlelerine ulaşmak için kullandıkları yöntemlerden biridir. Ancak bu dünyada bazen öyle reklamlar yapılmaktadır ki; reklamdaki mesajların doğru veya yanlış olmasının ötesinde topluma yaydığı anlamın farkında bile olunmamaktadır.

Bu tarz reklamlardaki kadın veya erkek imgeleri, toplumda var olan cinsiyet stereotiplerinin pekişmesine neden olmaktadır. Örneğin, bir reklamda kadın temizlik görevlisi olarak gösterilirken, erkek izleyicilerin bu durum reklamın konusu veya kullanılan ürün ile ilgili herhangi bir kuşku veya çekince duymaması anlamına gelmektedir. Benzer şekilde erkekler genelde reklamlarda ev işlerinden uzak tutulurken, kadınlar ev işlerini yapmaya teşvik edilmektedir. Bu durum reklamlarda kullanılan imgelerin toplumda yaygınlaşan algıları pekiştirmesinden başka bir şey değildir.

3. Kilo Problemi

Çocuk ve ergenlik dönemindeki bireylerin reklamlardan etkilenme oranı yetişkinlere göre çok daha fazladır. Yetişkin bireyler reklamlardaki mesajları eleştirel bir yaklaşımla değerlendirme yetisine sahipken, genç bireylerde bu yeti gelişmemiş olduğundan reklamlardaki mesajlara daha açık olmaktadırlar.

Genç bireylerin reklamlarda gördüğü ideal vücut tipleri, gençlerde bu vücut tipine sahip olma arzusu yaratmaktadır. Genç bireyler reklamlardaki ideal vücut tipini elde edebilmek için diyet programlarına veya spor salonlarına yazılma gibi davranışlarda bulunabildiği gibi, bazı gençlerde bu durum yeme bozukluğu veya aşırı kilo alma/kilo kaybetme gibi davranışsal problemlerin yaşanmasına neden olabilmektedir.

4. Tüketim Alışkanlıklarının Değişimi

Tüketim alışkanlıklarının değişimi reklamların belki de en yaygın ve bilinen olumsuz etkisidir. Reklamlar, kişilere ihtiyaçları olmayan pek çok şeyi ihtiyaç gibi göstererek kişilerin tüketim davranışlarını değiştirmekte ve alışverişlerinde reklamların etkisiyle daha fazla harcama yapmalarına neden olmaktadır.

Örneğin, kişiye küçük yaşlarda gereksiz yere şekerli gıda tüketimini teşvik eden bir reklam kişide hem şeker hem de abur cuban tüketiminin alışkanlığı kazandırılmasıyla sonuçlanabilir. Benzer şekilde genç bireylere yönelik hazırlanan güzellik reklamları kişiyi gereksiz kozmetik ürünleri satın almaya yönlendirerek hem israfın hem de harcamaların artmasına neden olmaktadır.

5. Psiko-Sosyal Sorunlar

Reklamların insanlar üzerindeki olumsuz etkilerinden biri de psiko-sosyal sorunların yaşanmasına neden olmasıdır. Reklamlarda gösterilen ideal yaşam tarzı veya mükemmel vücut görüntüsü gibi örnekler bireylerin kendilerini başkalarıyla kıyaslamasına ve bu kıyaslama sonucunda tatminsizlik duygusu, düşük özsaygı veya güvensizlik gibi psikolojik sorunlar yaşamasına neden olmaktadır.

Bireylerde reklamların oluşturduğu bu olumsuz etkilerin giderilmesi veya en aza indirgenmesi için markalara büyük görevler düşmektedir. Başarılı bir marka olmak için sadece satış rakamlarını artırmak değil; marka olmanın getirdiği sorumlulukları da yerine getirmek gerekmektedir. Markaların topluma sağladığı faydalar kadar zararları da olması ihtimal dahilindedir. Ancak markalar sorumlu davranışlar sergileyerek topluma zarar vermekten kaçındıklarında hem marka imajlarını güçlendirebilir hem de markaya olan güveni artırarak uzun vadede daha karlı sonuçlar elde edebilirler.

Reklamların Toplum Üzerindeki Olumsuz Etkileri

6. Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanamaması

Toplumsal cinsiyet eşitliği kadın ve erkek arasında eşit haklara sahip olunması olarak tanımlanabilir. Kadın ve erkek arasındaki eşitlik temel haklar üzerinde sağlansa da toplumsal hayatta eşit fırsatlara sahip olunmasıyla da sağlanabilir.

Reklamlar, kadın ve erkek arasındaki eşitliği fırsat eşitliği ile sağlayamadığı için toplumsal cinsiyet eşitliğini olumsuz yönde etkilemektedir. Örneğin, kadın ve erkek arasındaki eşit ücret politikası çalışma hayatında sergilenen davranışlarla zamanla düzeltilmesi mümkünken; reklamlardaki imgelerin toplumda yarattığı algılar kadın ve erkek arasında eşit olmayan fırsatların sürekli olarak yeniden üretilmesine ve böylece toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamamasına neden olmaktadır.

7. Şiddetin Normalleştirilmesi

Reklamlarda şiddet sıkça kullanılan bir tema olmakla birlikte; şiddetin reklam dünyasında bu kadar yaygın kullanılmasının en büyük nedenlerinden biri kuşkusuz reklamlardaki izleyici onayı ve bunun toplum üzerindeki etkisidir.

Reklamlarda şiddet kullanımının izleyici onayı üzerindeki etkisini araştıran akademisyenler reklamlarda şiddetin kullanımının izleyiciler tarafından onaylandığını ortaya çıkarmıştır. Yani bir başka deyişle; reklamlardaki şiddet kullanımının toplumda yarattığı olumsuz etkilerin tersine reklam izleyicileri tarafından normal karşılanmaktadır.

8. Ahlaki Değerlerin Zayıflaması

Ahlaki değerler kişilerin toplumsal hayatta edinilmesi gereken etik değerler olarak tanımlanabilir. Ahlaki değerlerin toplumda sağlıklı bir şekilde aktarılması nesillerin geleceği açısından son derece önemlidir.

Reklamlar, toplumda ahlaki değerlerin zayıflamasına neden olan en önemli unsurlardan biridir. Örneğin, reklamlarda kadın ve erkek arasındaki eşitlikten bahsedilmezken; erkeklerin kadınlara göre daha üstün olduklarına dair mesajlar verilmektedir. Buna benzer şekilde reklamlarda yalan söylemenin normalleştirildiği veya çalıntı malzemelerin kullanıldığı durumlara izin verilmektedir.

9. Tüketim Kültürünün Yaygınlaşması

Tüketim kültürü, ihtiyaç olmadan tüketimi teşvik eden bir kültürdür. Tüketim kültürünün ihtiyaç olmadan tüketimi teşvik etmesi zaten israfı teşvik eden kültürlardan biri olduğunu da söyleyebiliriz.

Reklamlar, kişilere ihtiyaçlarının ötesinde yapmaları gereken harcamaları ihtiyaç gibi göstererek tüketim kültürunun en önemli unsurlarından biri haline gelmiştir.

10. Tütün ve Alkol Kullanımının Teşvik Edilmesi

Tütün ve alkol ürünlerinin kullanımını teşvik eden reklamlar sadece sigara veya alkol markalarının yaptığı reklamlarla sınırlı değildir. Bu ürünlerin kullanımını özendiren diğer markaların yaptıkları reklamlarda tütün ve alkol kullanımını teşvik eden reklamlardan farksızdır.

Tütün ve alkol ürünlerinin kullanımını teşvik eden reklamlardaki mesajların arkasında yatan neden ekonomik kazançlar olsa da bu reklamların toplum üzerindeki etkileri son derece yıkıcıdır. Özellikle genç nüfusun zararlı alışkanlıklarla tanışmasını sağlayan bu reklamlardan kaynaklı zararların en aza indirilmesi için reklamlarda tütün ve alkol kullanımının teşvik edilmesinin yasaklanması gerekmektedir.

Sonuç

Rekabetin arttığı günümüz pazar koşullarında firmaların başvurdukları en etkili satış tekniklerinden biri reklamlardır. Reklamlar, doğru teknikler ve yöntemler kullanıldığında firmalar için son derece karlı sonuçlar doğurabilirken, yanlış uygulamalar ve kötü niyetli amaçlar güden reklamlar da insanlara ve topluma çeşitli şekillerde zarar verebilmektedir.

Reklamların insanlar üzerindeki olumsuz etkileri: algılanan değerin yükselmesi, kilo problemi, tüketim alışkanlıklarının değişimi, psiko-sosyal sorunlar olarak sıralanabilirken; reklamların toplum üzerindeki olumsuz etkileri ise: toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanamaması, şiddetin normalleştirilmesi, ahlaki değerlerin zayıflaması, tüketim kültürünün yaygınlaşması, tütün ve alkol kullanımının teşvik edilmesi şeklinde sıralanabilir.

Scroll to Top