Obezite Cerrahisi Yan Etkileri Nelerdir?

Obezite Cerrahisi Yan Etkileri Nelerdir?

Obezite cerrahisi, sadece kilo kaybını sağlamakla kalmaz; aynı zamanda diyabet ve hipertansiyon gibi obeziteye bağlı metabolik hastalıkların tedavisinde de etkili bir yöntemdir. Ancak bu cerrahilerin herkes için uygun olup olmadığını karar vermek, detaylı bir değerlendirme ve sürecin iyi anlaşılmasıyla mümkün olabilir.

Obezite cerrahisi, vücut kitle indeksi (VKİ) 40 veya üzerinde olan ve diyet veya egzersiz gibi diğer yöntemlerle en az 6 ay boyunca başarılı bir kilo kaybı elde edemeyen bireyler için önerilmektedir. VKİ 35 ve üzerindeki, şeker hastalığı, hipertansiyon veya uyku apnesi gibi obeziteye bağlı en az bir hastalığı bulunan bireyler de bu cerrahiden faydalanabilirler. Çocuklar ve ergenler arasında ise VKİ’yi yaşlarına göre percentil değerlerine göre hesaplamak gerekir.

Cerrahi öncesi süreç, bireylerin genel sağlık durumu, cerrahiden beklentileri ve psikolojik durumlarının değerlendirilmesiyle başlar. Ameliyat sonrası süreç ise bireylerin beslenme alışkanlıklarını, yaşam tarzlarını ve fiziksel aktivitelerini değiştirmelerini gerektirir. Bu değişiklikler, cerrahinin başarısı ve uzun süreli kilo kaybı için kritik öneme sahiptir.

Obezite Cerrahisi Sonrası Görülen Yan Etkiler

Obezite cerrahisinin sağladığı faydalar birçok kişi için bu ameliyatın risklerinden daha ağır basar; ancak her cerrahi işlemde olduğu gibi, obezite cerrahisi de belirli yan etkiler ve komplikasyon riskleri taşır. Bu riskler, yapılan cerrahinin türüne, hastanın genel sağlık durumuna ve cerrahi ekipmanına bağlı olarak değişebilir.

Ameliyat Sonrası Erken Dönem Yan Etkileri

Ameliyat sonrası dönemde, özellikle erken dönemde, bazı yan etkiler meydana gelebilir. Bu yan etkiler genellikle geçici olup zamanla düzelir; ancak bazı durumlarda daha ciddi komplikasyonların habercisi olabilir. Obezite cerrahisi sonrası erken dönem yan etkileri şunlardır:

  • Ateş: Ameliyat sonrası yüksek ateş, enfeksiyonun belirtisi olabilir. Bu nedenle ateşin kontrol altında tutulması önemlidir.

  • Kusma: Ameliyat sonrasında mideye alınan besinlerin sıvı olmaması durumunda mide öz suyuyla karışarak kusmaya neden olabilir. Bu durumun kontrol edilmesi gerekir.

  • Yüksek tansiyon: Ameliyat sonrası stres, ağrı veya sıvı dengesizliği nedeniyle tansiyon yükselmesi görülebilir.

  • Ağrı: Ameliyat bölgesinde ağrı normaldir; ancak ağrının şiddeti kontrol altında tutulmalıdır.

  • Ameliyat yeri enfeksiyonu: Cerrahi kesim yerinde kızarıklık, şişlik veya akıntı olması enfeksiyon belirtisi olabilir. Enfeksiyon durumunda antibiyotik tedavisi gerekebilir.

  • Deri altı hava kabarcıkları: Özellikle laparoskopik yöntemle yapılan ameliyatlarda deri altında hava kabarcıkları oluşabilir. Bu durum genellikle geçicidir.

  • Mide delinmesi: Nadir görülen bu durumda mide içeriği karın boşluğuna sızabilir. Erken tanı ve tedavi hayati önem taşır.

  • Kan pıhtısı: Ameliyat sonrası hareketsizlik nedeniyle bacak damarlarında pıhtı oluşabilir. Bacaklarda şişlik, ağrı veya solunum zorluğu belirtiler arasında yer alır.

  • Safra kaçakları: Ameliyat sırasında safra yollarında kaçak meydana gelebilir. Bu durumda sarılık, karın ağrısı veya ateş görülebilir.

  • Kilo kaybı: Beklenenden fazla kilo kaybı yaşamla tehlikeli hastalıklara yol açabilir.

Ameliyat Sonrası Geç Dönem Yan Etkileri

Obezite cerrahisinin erken döneminde görülen yan etkileri genellikle geçici olup zamanla düzelir; ancak bazı hastalarda ameliyat sonrası geç dönemde yan etkiler ortaya çıkabilir. Bu yan etkiler, cerrahinin türüne ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Obezite cerrahisi sonrası geç dönem yan etkileri şunlardır:

  • Demir eksikliği anemisi: Demir emiliminin azalması nedeniyle demir eksikliği anemisi gelişebilir. Bu durumda kansızlık belirtileri olan halsizlik, soluk ten rengi ve baş dönmesi görülebilir.

  • B12 vitamini eksikliği: B12 vitamini emiliminin azalması nedeniyle sinir sistemi problemleri ve anemi görülebilir. Duyu bozuklukları, karıncalanma ve güçsüzlük B12 eksikliğinin belirtileridir.

  • Kalsiyum eksikliği: Kalsiyum emiliminin azalması kemik sağlığını olumsuz etkileyebilir. Kemik yoğunluğu azalabilir ve osteoporoz riski artar.

  • Protein eksikliği: Yetersiz protein alımı, saç dökülmesi, tırnaklarda kırılganlık ve kas kaybına neden olabilir.

  • Mide küçültme ameliyatında mide genişlemesi: Mide küçültme ameliyatı sonrasında mide kapasitesi zamanla genişleyebilir. Bu durumda mide yeniden eski boyutlarına dönebilir; ancak mide fıtığı ya da mide yırtılması gibi istenmeyen durumlara neden olabilir.

  • Hipoglisemi: Kan şekerinin çok düşmesi sonucu bayılma, terleme, titreme ve mide bulantısı gibi belirtiler görülebilir.

  • Bağırsak tıkanıklığı: Ameliyat sonrası yapışıklıklar veya geçirilen travmalara bağlı bağırsaklarda tıkanıklık oluşabilir. Şiddetli karın ağrısı, kusma ve gaz çıkartamama bağırsak tıkanıklığının belirtileridir.

  • Yetersiz kilo kaybı: Ameliyat sonrasında beklenen kilo kaybının gerçekleşmemesi durumudur. Bu durum hasta diyetine uyum sağlamazsa görülebilir.

  • Mide fıtığı: Ameliyattan sonra mide fıtığı gelişebilir. Göğüs kafesinde yanma, regürjitasyon (ağızda mide içeriği hissi) ve öksürük mide fıtığının belirtileri arasında yer alır.

  • Bağırsak düğümlenmesi: Bağırsakların kendi etrafında dönmesi sonucu kan akımı kesilebilir. Şiddetli karın ağrısı, bulantı, kusma ve ateş bağırsak düğümlenmesinin belirtileridir.

  • Safra kesesi sorunları: Ameliyattan sonra safra kesesinde taş oluşabilir veya iltihaplanabilir. Sağ üst karında ağrı, bulantı ve kusma safra kesesi sorunlarının belirtileridir.

Obezite Cerrahisinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Obezite cerrahisi öncesi dikkat edilmesi gereken hususlar şunlardır:

  1. Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Obezite cerrahisi sonrası kilo kontrolünün sağlanması için kalıcı yaşam tarzı değişiklikleri gereklidir. Beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi ve düzenli egzersiz yapılması şarttır. Cerrahi müdahale tek başına yeterli değildir; hasta diyetine uyum sağlamalıdır.

  2. Psiko-Sosyal Destek: Obezite cerrahisi öncesi ve sonrası psikolojik destek almak önemlidir. Ameliyat öncesi motivasyon artırıcı çalışmalar yapılmalı; ameliyat sonrası ortaya çıkabilecek ruhsal sorunlara karşı destek sağlanmalıdır.

  3. Periyodik Takipler: Obezite cerrahisi sonrası vitamin-mineral eksikliklerinin kontrolü için düzenli kan testleri yapılmalıdır. Ayrıca kilo kaybının devam etmesi ve cerrahi komplikasyonların erken tespiti için periyodik doktor kontrolleri önemlidir.

  4. İlaç Kullanımı: Ameliyat sonrası bazı ilaçların kullanımı zordur veya mümkün olmayabilir. Özellikle büyük kapsüllü veya sert tabletli ilaçlar sorun yaratabilir. Ameliyat öncesi ilaçların kullanımı hakkında doktora danışılmalıdır.

  5. Sigara Kullanımı: Sigara içmenin obezite cerrahisi sonrası yara iyileşmesini olumsuz yönde etkileme ihtimali yüksektir. Bu nedenle ameliyattan en az 4 hafta önce sigara kullanımı bırakılmalıdır.

  6. Açık Kalp Cerrahisi Geçirenler İçin Dikkat: Kalp rahatsızlığı nedeniyle açık kalp ameliyatı geçirenlerin obezite cerrahisi olması risklidir. Açık kalp ameliyatından en az 1 yıl sonra obezite cerrahisine karar verilmelidir.

  7. Hamilelik Durumu: Ameliyattan önceki 2 yıl içinde hamile kalmış olan hastalarda erken hamilelik riski yüksektir. Bu nedenle gebelik planları dikkatlice değerlendirilmelidir.

  8. Diyabet Riski: Şeker hastalığı (diyabet) bulunan hastalarda obezite cerrahisinin faydası daha fazladır; ancak bu hastaların ameliyat sonrası kan şekeri değerlerini dikkatle takip etmeleri gerekir.

Scroll to Top