Attex 25 mg: Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunun Tedavisinde Kullanımı

Attex 25 mg, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) tedavisinde önemli bir rol oynamaktadır. DEHB, çocuk ve ergenlerde %5-8 oranında görülmekte ve genellikle davranım bozukluğu, anksiyete bozuklukları ve duygudurum bozuklukları ile birlikte seyretmektedir. Bu bozukluğun gelişiminde çevresel etkenlerin yanı sıra düşük doğum ağırlığı, gebelikte annenin sigara içmesi ve kurşun zehirlenmesi gibi faktörler de etkili olmaktadır.

DEHB tanısı, klinik bir değerlendirme ile konulmakta olup, anamnez bilgileri ve psikiyatrik muayene gerektirmektedir. DEHB’nin değerlendirilmesinde pek çok standart ölçek kullanılmaktadır. Ayrıca öğrenme güçlüğü çeken bireylerde de dikkat sorunları sıkça gözlemlenmektedir. Anksiyete, depresyon ve madde kullanımı gibi durumlar ise DEHB tanısı konulmadan önce dikkatlice değerlendirilmelidir.

Tedavi kılavuzlarında, stimulanlar birinci tedavi seçeneği olarak önerilmektedir. Stimulanlar, 1936 yılından beri hiperaktivite tedavisinde kullanılmakta olup, metilfenidat, dekstroamfetamin ve lizdeksamfetamin dimesilat gibi ilaçları içermektedir. Türkiye’de sadece metilfenidat preparatları mevcut olup, bu ilaçlar kontrollü maddeler olarak reçetelenmektedir.

Kısa etkili metilfenidat preparatları genellikle günde 5 mg ile başlanarak, 60 mg’a kadar çıkılabilirken, uzun etkili preparatlara doğrudan başlanabilmektedir. Diğer bir seçenek olan atomoksetin ise bağımlılık potansiyeli olmayan bir ilaçtır ve başlangıç dozu olarak 0.5 mg/kg önerilmektedir. Atomoksetinin etkisi 1-2 hafta içinde başlamakta, tam etkisi ise 6 haftaya kadar uzayabilmektedir.

DEHB tedavisinde grup anne baba eğitimi gibi yöntemler de faydalı olmaktadır. Tedavi sürecinde hastaların %20’si tam remisyona girmekte ancak bazı hastalar ilaç yan etkileri nedeniyle tedaviyi bırakmaktadır. Aşırı duygusallık ve irritabilite ilacın kesilmesinin yaygın nedenleri arasında yer almaktadır. Psikoz gibi ciddi yan etkiler nadir görülmekle birlikte genellikle geri dönüşlüdür.

Sonuç olarak, DEHB tedavisi çok yönlü bir yaklaşım gerektirmekte olup, ilaç tedavisinin yanı sıra aile eğitimi ve bilişsel davranışçı yaklaşımlar da önemli yer tutmaktadır. Tedavi sürecinin yakından izlenmesi ve düzenli değerlendirmeler yapılması gerekmektedir.

Scroll to Top